Annesine güvenli bağlanan bir çocuk, ona güvenmeyi, inanmayı öğrenir. Yorgun, stresli, üzgün, korkmuş olduğu zamanlarda teselliyi annede arar. Annenin desteği ve ilgisiyle çocukların özgüvenleri yükselir. Başkalarına da güvenmeye hazırlardır. Bu prensipler, yaşamlarının tüm alanlarında ve özellikle gelecekteki aşk ilişkilerinde olumlu etkiler yaratır.
Güvenli bağlanmanın nedenleri
Güvenli bağlanan bireyler, eşleriyle olan yakınlık ve mesafelerini iyi ayarlarlar. Fazla yakınlaşmak onları kaygılandırmaz. Tam tersine güvenle bağlanmaktan keyif alırlar. Temel güvene sahiptirler.
Güvenli bağlanmanın bir nedeni de sınırların iyi çizilebilmesi, suçluluk ve kaygı duymadan itiraz edebilmedir. Çocuklukta gerçekten oldukları gibi sevilerek kabul gördükleri mesajını almışlardır.
Güvenli bağlanma işaretleri
Bakım verenlere yaranabilmek için fazla uyum sağlamalarına, cezalandırılmaktan kurtulmak için fedakârlık yapmalarına gerek kalmamıştır. Ebeveynler sınırlar koymuştur. Ancak çocukların kişisel isteklerini söylemeleri desteklenmiştir. Ebeveynlerin kızmasından ve sevgilerinden mahrum etmelerinden korku duymalarına gerek kalmamıştır. Bu yüzden eşlerin fazla yaklaşmalarını kişilikleri açısından bir tehlike olarak görmezler, birbirleriyle yakınlaştıkları zaman da kişisel özgürlüklerini ve özgüvenlerini koruyabilirler. Kendilerinin ve başkalarının beklentilerini yerine getirmek zorunda hissetmedikleri için de eşlerinin taleplerini severek karşılarlar.
Beklentiler onlarda direnç yaratmaz. Tersine bir talebi isteyerek yerine getirmek onları rahatlatır. Beklentileri gerçekleştiremediklerinde korku, suçluluk hissetmezler. “Hayır” dediklerinde kendilerini çok iyi hissetmeseler de kendi sınırlarını çizebilmek için buna katlanabilirler. Sorumluluk almaktan kaçınmazlar. Özgürce üstlenebilirler.
Güvenli bağlanmanın faydaları
Güvenli bağlananlar, yakın ve bağlayıcı aşk ilişkilerine girebilirler. Çünkü başarısızlığı göze alarak başarısızlık karşısında yıkılmayacaklarına inanırlar. İlişkileri herhangi bir sebepten bittiğinde, gerçekten çok üzülürler ama bir süre sonra toparlanarak normal yaşamlarına dönerler.
Kendilerine ve yaşama duyguları güvenle olumlu düşünerek, bir gün birlikte olmak isteyecekleri başka birine rastlayacaklarına inanırlar. Sevilmeye layık olduğunu düşünürler. Olumlu benlik algılarına sahiptirler ve bunu sürdürmek için onaya ihtiyaç duymazlar. Daha kolay yakınlık kurarlar. Terk edilme konusunda endişe duymazlar. Uzun süreli ilişkiler kurmayı tercih ederler. Kendine ve diğerlerine güvenleri yüksektir. Stres durumunda sosyal destek ararlar. Kişiler arası ilişkilerinde daha olumlu ve yapıcıdırlar.
Güvensiz bağlanmanın olumsuzlukları
Güvensiz bağlananlarda ise, ayrılıklar, çocukluklarında deneyimledikleri terk edilme ve yalnızlık travmasını tetikler. Kayıplarının acısını dindirmeye yardımcı başka kaynaklara sahip değillerdir. Ayrılık acısı yaşama riskini göze alamadıkları için de ilişki kurmaktan kaçınırlar.
Uzman Klinik Psikolog Gökçehan Akoğuz
KAYNAKÇA:
- Kışlak, Ş. T., & Çavuşoğlu, P. Ş. (2006). Evlilik uyumu, bağlanma biçimleri, yüklemeler ve benlik saygısı arasındaki ilişkiler. Sosyal Politika Çalışmaları Dergisi, 9(9), 61-68.
- Stahl, S. (2014). Bağlanma Korkusu. Kuraldışı Yayınları.
- Tüzün, O., & Sayar, K. (2006). Bağlanma kuramı ve psikopatoloji. Düşünen Adam, 19(1), 24-39.