“Evladım koşma!”
Düşünün ki yemek için sabırsızlandığınız bir tatlı var ve biri gelip size “Tatlı yiyemezsin!” diyor. Bunu duyan o istekli ve sabırsız zihnimizde “yemek istiyorum, ama izin yok, isteklerim karşındakiler tarafından anlaşılmıyor ve tercihlerimin bir önemi yok” ve bunun gibi olumsuz düşünceler yankılanır.
Çocuğumuz da yapmayı çok istediği bir şeyi yapmamasını söylediğimizde benzer şeyler düşünür. “Annem ya da babam isteklerimi görmüyor, duymuyor ve önemsemiyor, anneme babama öfkeli olduğumda onları kızdıracağından emin olduğum bu davranışı tekrarlayabilirim böylece onları sinirlendirebilirim” bunlardan sadece birkaçıdır.
Bunun yerine “koşmayı çok istediğini biliyorum, fakat şuanda koşman etrafta arabalar olduğu için güvenli değil, oyun saatin için parka çıktığımızda koşmayı seçebilirsin” dersek isteklerini önemsediğimizi, gerçekleştiremeyeceksek sebebini sunduğumuzu ve daha sonra bunun için alan yaratacağımızı belirtmiş oluruz.
O tabak bitecek!
Ebeveynler olarak çocuğumuzun iyi beslenmesini istememiz çok doğaldır. Her gün belirli saatlerde belirli oranda yemek yemelerini umarız. Fakat onların da kendi ağız tatları, zevkleri, istekleri ve planları vardır. Önlerine koyduğumuz tabağın koşulsuz şartsız tamamen bitmesini buyurduğumuzda sahip oldukları bu isteklere saygı duymadığımızı hissederler.
Öyleyse ne yapmalıyız?
Önlerine koyduğumuz tabağa 3 çeşit yemek koyup her birinin az da olsa tadına bakmalarını ve sonrasında beğendiklerinden seçip yemelerini önermeliyiz. Böylece hem seçimlerine saygı duyduğumuzu hissederler hem de beslenme ihtiyaçları karşılanır.
Yaramazlık yapma!
Çocuklarımız onaylamadığımız bir davranışta bulunduğunda onları yaramazlıkla suçlarsak bu özellik onları üstüne bizim yapıştırdığımız bir etiket gibi takip eder. Çünkü zihninde “annem, babam benim yaramaz olduğumu söylüyorlar demek ki gerçekten yaramaz bir çocuğum ve böyle davranmaya devam etmek bana yakışıyor, zaten en yakınımda beni koşulsuzca kabul etmesi gereken annem babam bile hakkımda böyle düşünüyorsa diğer herkes de aynısını düşünüyordur” gibi düşünceler yankılanır.
Öyleyse ne yapmalıyız?
Onaylamadığımız davranış İçin altında yatan sebebi anladığımızı çocuğumuza da söylemeliyiz ve buna bir alternatif sunmalıyız. Örneğin sinirlendiğinde bize vuran bir çocuğumuz varsa “biliyorum öfkelisin ve bana vurmak istiyorsun, ama beni bedenim vurmak İçin değil, yastık vurmak İçin” diyerek çocuğumuzun duygularını yönetmesine yardımcı olabiliriz.