Çocuklar İçin Kişisel Zaman Ve Yalnız Kalmak
Çocukların özellikle okul sonrası dönemde, dersler ve birçok aktivite ile yoğun bir programa girmektedirler. Genellikle bu programların altında ezilmeleri ve kendilerine ait özel bir zamana ihtiyacı olduğunu gözden kaçırmak oldukça mümkündür. Ebeveynlerin çocukları için zamanlarını en iyi ve etkili şekilde geçirmelerini istemek, kendi ihtiyaçlarıdır. Bu noktada, çocukların da ihtiyaçlarını göz etmek önemlidir. Ödevler, enstrüman çalışmaları, spor faaliyetleri, kurslar, etütler çocukların hayatında büyük bir alan kaplamakta ve çocuklar kendilerine zaman ayırmakta zorlanabilmektedir. Bu kişisel alan, çocukların hem fiziksel hem duygusal gelişimi için, kendileriyle ilgili farkındalıklarının artması için, bedensel ve zihinsel olarak kendilerinin sorumluğunu alabilmeleri için gereklidir. Bu, programları arasında bir mola değil, programlanmamış, yalnız kalacakları özel bir zaman olmalıdır.
Çocuğun Yalnız Kalması Ona Neler Sağlar?
Çocuklar kendi zamanlarına sahip olduklarında, yetişkin aceleciliği olmadan, kendi kontrollerinde kendilerini yönetebilmeyi öğrenebilirler. Yoğun meşguliyetler arasındaki boşluklar, çocuğa beklentiler ve isteklerin dışında duygu ve düşüncelerin kapısını açar. Çocuğu sürekli yalnız bırakmakla, yalnız olması için ona alan açarak izin vermek arasında büyük bir fark vardır. Çocuk güç toplayabileceği, yeni fikirler geliştireceği, dinlenerek yoğunluğun arasında nefes alabileceği, üst üste programların dışında kalabileceği, sorun çözmek için bağımsızlaşarak sorumluluk alabileceği, kendi yaşına uygun olarak ihtiyaçlarını karşılayabileceği, sessizlikle birlikte yaratıcılığını geliştirebileceği bir zamana sahip olduğunda kimlik duygusu da gelişecektir.
Tüm bu bilgiler ışığında, çocukların özerkliğe ihtiyaç duymasının, ebeveynler tarafından görülmesinin önemi açığa çıkmaktadır. Bir program dâhilinde olmayan zamanlarda topladığı güçle çocuk, hayatının geri kalanını daha etkili bir şekilde kontrol edebilecektir. Yeteneklerini geliştirmek, yeni fikirler geliştirmek, hoşlandıkları şeyleri yapmaktan keyif almak bu sürecin artılarındandır. Çocuk, bazen sadece hayal kurduğu, mutlu olduğu ya da hayal kırıklığını deneyimlediği bir zaman geçirebilir. Her türlü durumda, çocuk kendi duygularıyla yüzleştiğinden bu ona fayda sağlayacaktır. Ebeveynlerinden ayrı bir kimliklerinin olduğu bilinci gelişeceğinden ve aynı zamanda özgüvenleri artacağından çocuklar birey olduklarını içselleştirecek ve sadece kendileri olduğu için değerli olduklarını fark edeceklerdir.
KAYNAKÇA
Burt, S., Perlis, L. (2001) Rehber Anne-Babalar. Hayat.
Duclos, G. (2016). Benlik Saygısı, Yaşam İçin Bir Pasaport. Yapı Kredi Yayınları.
Elliot, T. S. Bireyin Kendi Başına Kalma Kapasitesi.
Diğer yazılarımızı okumanızı öneririz.
Çocuğumun internet bağımlısı olduğunu nasıl anlarım?